15 Haziran 2009 Pazartesi

AÇIĞA SATMA İŞLEMİ

AÇIĞA SATMA İŞLEMİ
AÇIĞA SATMA İŞLEMİ
Bakırköy'ün meydanındaki döviz bürosunun sahibi gazetesini hışımla sehpanın üzerine fırlattı. Siyah çantalı malüm müşteri yine dükkandan içeri giriyordu. "Bu adam bana uğursuz geliyor" diye düşündü. Siyah çantalı adam içeri girdi, alnındaki terleri sildi. "Bana 100.000.- İsviçre frangı lazım" dedi soğuk bir sesle. Dükkan sahibinin yüzüne bir gölge geldi, elinde hiç İsviçre frangı yoktu. Tam "Kusura bakmayın, elimde yok" diyecekti ki, gözü ışıklı tabelaya kaydı. İsviçre frangının karşısında "1.30" yazıyordu. "Aman tanrım ne kadar yükselmiş" diye düşündü. "Bir dakika lütfen" dedi müşteriye "bakayım o kadar varmı". Adam başını salladı. Dükkan sahibi hemen bilgisayarının başına geçip frank'ın istatistiklerine baktı. Doğru düşünmüştü. Frank son yılın en yüksek düzeyindeydi. Bu düzeyde tutunamaz, hızla düşerdi. "Biraz eksiğim var" dedi müşteriye "Buyrun siz bir kahve içerken ben paranızı hazırlayım". Siyah çantalı adam yine bezgin bir ifade ile olur anlamında başını sallayıp, arka bölüme geçip oturdu. Hemen önüne sütlü nestcafe ve gazeteler kondu. Bu arada dükkan sahibi istasyon caddesindeki bir iş hanın beşinci katında gözlerden uzak bir yerde hem tefecilik hemde çok büyük çaplı alım satım yapan bölgenin Ağa'sına telefon açtı. "Selam abi, hayırlı işler" dedi en sıcak sesi ile. "Bana 3 gün için 100.000 isviçre frankı lazım". "Olur hallederiz" dedi ağa, sesi kalın ve haindi. "Ama 3 gün için yüzde beş faiz alırım". "Tabi ağam" dedi dükkancı ve telefonu kapattı. Hemen 105.000 isviçre franklık bir çek yazdı, tezgahın arkasında yoldan geçen kızları süzen yeğenini yanına çağırdı, çeki verip ağanın yazıhanesine yolladı. 10 dakika sonra, siyah bir poşet içerisindeki 100.000 isviçre frangı tezgahın üzerindeydi. Nestcafesini henüz bitirmiş olan müşteriye "buyrun paranız geldi" dedi. Adam siyah çantası içerisindeki 130.000 Ytl'yi uzattı. karşılıklı paraları saydılar. adam iyi günler dileyip gitti.Üç gün sonra, 1.30'a kadar yükselen frankın ateşi iyice sönmüş, 1.10 olan eski seviyesine inmişti. Dükkancı yiğenini bu sefer tahtakale'deki başka bir ağaya 105.000 frank alması için yolladı. Frankların karşılığı 115.000 YTL tutuyordu. Yaklaşık bir saat sonra yiğeni aldığı frankları Bakırköy'lü ağa'ya elden teslim edecek, borcu kapanacaktı. Kahvesini keyifle yudumlarken gülümsedi, bu işten 15.000 YTL kar etmişti....Sanal döviz bürosu işinde elbette Bakırköylü yada Tahtakale'li ağalar yoktur. Ama sistemin kendisi AĞADIR. Örneğin, bir paritenin 1,30 olduğunu görürseniz ve bu fiyatın çok yüksek olduğunu düşünürseniz, o para elinizde yoksa bile "SAT" komutunu tıklayarak satabilirsiniz. Sonra düşmesini bekler, yine örneğin 1.10 seviyesine düşünce "AL" komutunu tıklayarak alıp, yerine koyarsınız. Aradaki fark, sizin kazancınızdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder